Müjde

Temel ile İdris, bir tekstil fabrikası açarlar. İlk yıl fabrikada sadece haki renkteki kumaştan üretim yapmaya karar verirler. Piyasadaki tüm haki renkteki kumaşları toplayıp, sipariş beklemeye koyulurlar. Günler geçer ancak tek bir sipariş bile alamazlar.

Artık iflasın eşiğine gelmişlerdir. Umutlarını kaybetmek üzereyken; bir gün kapıdan içeri bir Albay girer. Haki renkte kumaşlarının olup olmadığını sorar... Bizimkilerin gözleri ışıldar. Albay; "Askerlerime 50000 takım, subaylarıma 20000 takım sipariş edeceğim fakat verdiğiniz fiyatı önce mali işler bölümünün değerlendirmesi lazım." der, "Benden haber bekleyin. Eğer size yarın saat 12:00'ye kadar telgraf gönderip, siparişi iptal etmezsem hemen işe başlayın."

Temel ile İdris diken üstünde ertesi günü zor getirirler. Saat 12:00'ye yaklaşmaktadır ama postacı hala yoktur. Temel de oldukça umutsuzdur. Saat tam 12:00'da; Temel karşıdan gelen postacıyı görür... Olduğu yerde dizlerinin üstüne yığılır. "İdris işte bu an iflas ettiğimiz andır... Her şey bitti!..."

İdris hala umutludur. "Dur bakalım Temel belki bize gelmiyordur?.." diyerek Temel'e teskin etmeye çalışır. Ancak postacı gelip karşılarına dikilir. Zarfı İdris alır. İdris de yıkılmak üzeredir ama hayallerine tutunur "Dur bakalım belki başka bir haberdir?.." İdris zarfı okuyunca sevinçten havalara zıplamaya bağırmaya başlar...

"MÜJDE TEMEL MÜJDE!... KURTULDUK!... TELGRAF KOMUTANDAN DEĞİL!... BABAN ÖLMÜŞ!..."

Oy ver:
loading
2.5(10 oy)